Gülbengi Muhammedi

Bismişah Allah Allah Sabah ise ( Sabahlar hayrola ) akşam ise ( akşamlar hayrola ) , 

Hayırlar feth ola, şerler def ola, münkirler mat ola , münafıklar berbat ola, 

Mü’minler şadı handan ola, her geldikçe hakkımızda haklı hayırlısı bile gele, 

Dünyadan geçmişlerimizin ruh’u revanları şadı handan ola,seyyiatları hasenata tebdil ola, 

Kur’an-ı azimüşşan ve ehlibeyti mutahharanın hürmetine kabirleri pür nur ola, 

Hayatta bulunanlarımız ve sağ salim ve her bir müşkülleri halli  asan olan Allah Erenler evlatlarımızı bağışlaya, 

Hayırlı nasiplerimizi bol kısmetlerini ihsan eyleye, her türlü kötü işlerden ve felaketlerden afetlerden emin ve mahfuz eyleye. 

Tuttuğumuz işler asan ve gönüllerimizin umdukları ihsan ola, hastalarımıza şifa,  dertlerimize deva, borçlarımızı eda etmekle müyesser ola, 

Güzel vatanımız afatı semaviyeden  emin ve mahfuz eyleye, düşmanlarımız kahhar ismi celiliyle kahrola , gökten hayırlı rahmet,  yerden hayırlı bereketler ihsan ola, 

Hak Muhammed Ali , yüce pirimiz hünkar Hacı Bektaşi Veli, Balım Sultan , 

Seyyid Ali Sultan , Şah Abdal Musa Sultan , Şahkulu Sultan , Mansur Sultan , 

Cümle piran, mürşidan erenler , evliyalar, üçler, beşler, yediler, kırklar katarlarından, dizarlarından, birliklerinden, dirliklerinden ayırmayıp hizmeti ruhaniyeleri, safa nazarları üzerlerimizde baki olan Allah eyvallah hü dost.

Bektaşilikte Dereceler;Muhip, Derviş, Baba, Halifebaba, Dedebaba

Bektaşilik yolunda dereceler vardır. 

Kişinin Bektaşi olmadan önce yolu tanıması gerekir. Yolu tanıyan kişi yol hakkında bilgi sahip olmakla ve hürmet duymakla beraber yola katılmak yani nasip almak niyetinde değilse bu kişi aşık olarak tabir edilir. 

Yol aşığının nasip alma niyetiyle hareketle nasip almadan önceki durumu talip olarak tabir edilir. Talip yola girme hazırlığındaki kişidir. 

Muhip Kimdir?  

Nasip almış kişiye muhip denir. Muhip olan kişi artık Bektaşi sıfatına sahip olmuş olur. Muhiplik Bektaşiliğin birinci derecesidir. Muhip kelime olarak seven anlamındadır. Ama bu sevgi gönülden bağlılığın ötesinde Bektaşi sıfatının kazanılması için Bektaşilik Erkanına uygun ritüellerin yerinde getirilmesini gerekli kılar.

Bektaşi sıfatı ile ilgili bir kavram kargaşası söz konusudur. Bazı kişiler nasip almadıkları halde kendilerini Bektaşi olarak ifade ederler. Bu durum Erkana aykırıdır. Babadan nasip almayan kişi Bektaşi olarak ifade edilemez. Olsa olsa aşık veya talip olabilir.  

Derviş Kimdir?

Derviş, Muhip ile Baba arasında yer alan Bektaşiye verilen isimdir. Muhibin aksine dervişin yol açısından bazı görevleri vardır. Babalık makamına geçiş derviş derecesinden geçmiş olmak zorunludur. Derviş, baba tarafından verilen görevleri yerine getiren kişidir. Baba kendisine bağlı olan derviş olmadan yoldan kaynaklı hizmetleri yerine getiremez. Başka tabirle Derviş babanın eli ayağıdır. Dervişler babalar tarafından atanırlar. 

Baba Kimdir? 

Derviş ile Halife Baba arasındaki derecedir. Bir dervişi babalık derecesine Halifebaba veya Dedebaba yükseltebilir. Bu görevlendirme icazetname adındaki yazılı belge ile ispatlanır. Babalık seviyesi ile birlikte bir baba taliplerin yola sokulması için yetkili olmakla beraber kendilerine yardımcı olması için derviş ataması da yapabilirler. 

Halifebaba Kimdir?

Halifebaba, baba ile Dedebaba arasındaki derecedir. Tüm dünyadaki halifebaba sayısı oniki sayısını geçemez. Halifebabalar dervişleri baba olarak atayabilirler. Dedebabanın hakka yürümesi halinde yeni dedebaba, halifebabalar arasından seçilir.

Dedebaba Kimdir?

Bektaşilikte en yüksek derecedir. Tüm dünyada bir tane Dedebaba vardır. Dedebaba kaydı hayat şartıyla görev yapmak üzere halifebabaların kendi arasında yapacağı seçim ile belirlenir. Dedebaba Hacı Bektaşı Vekilinin vekilidir.

Görüldüğü üzere derece yükseldikçe sorumluluk artmaktadır. Derece yükseldikçe maneviyat ve hürmet artmaktadır. 

Bektaşilikte Sır Kavramından Algıladıklarım - 1

Nasip almaya talipli iken bir kısım sırlara hakim olmaya başlıyorsun. Yol sırlar üzerine kurulu. Bektaşi sıfatının nasip alarak başlandığı biliniyor ama nasip alma törenin içeriği, yola girene kadar her şey sır. 

Sırlar ilgini çekmeye başlıyor. Yol çekici hale gelmeye başlıyor. Bilmediğin bir şeyin peşinden gitmeye başlıyorsun. Sırlara vakıf oldukça aslında şimdi hayatın kendisinin içinde olduğunun ve geçmişin yaşanmışlığını hissediyorsun. 

Zaman geçtikçe sırlar aleminin kapıları açılmaya başlıyor. Hiç-bir-şey bilmediğini ve yaşamamış olduğunun farkına varıyorsun. Hiçlik makamına ulaşmış olmanın ta kendisi olsa gerek. 

Peki sırrın en zor yanı ne biliyor musun? 

Sır saklamak olsa gerek. Sırra hakim olmak. Sırlara vakıf olduğun andan itibaren zahir ile batın arasındaki fark, görünen ile görünmeyen, bilinen ile bilinmeyen alemin sırları belirmeye başlıyor. Bundan sonrası ise yine sır.